BAYRAMLAR-TÖRENLER-KUTLAMALAR
MEVSİMLİK BAYRAMLAR
Saya Gezme (Davarın Yüzü)
Koç katımından yüz gün sonrası kış yarısıdır. Koyunların karnındaki kuzular tüylenmiştir, bu nedenle köylüler “Yüzü yetti, tüyü bitti” derler. Bu günü kutlamak için köy delikanlıları bir hafta önceden hazırlığa başlar. Kendi aralarında daha önceki yıllarda olduğu gibi iş bölümü yaparlar. Bir gelin, bir ihtiyar (sakallı, kambur), iki arap, deve yapmak için aynı boyda iki delikanlı ve ikisinin arasında uzun boylu üçüncü delikanlı...ve bunları çeken kısa boylu bir deveci… Bunların hepsi erkek ve özellikle delikanlılardan oluşur.
Gelin, ihtiyar adamın karısıdır. Delikanlılar her girdiği evde gelini kaçırmak isterler. İhtiyar da “Karımı kaçırıyorlar!” diye feryadı basar. Ellerindeki kamçı ve zincirlerle delikanlılara saldırır. Delikanlılar bu arada hayli dayak yer. Gelin, girdiği evlerde büyüklerin ellerine uzanır. Öperken, önceden hazırladığı iğneyi yavaşça batırır. Canı yanan yerinden sıçrar. Bu durum kahkahalara ve gülüşmeye yol açar.
Nevruz
Nevruz, Farsça bir kelime olup ‘Yeni gün’ demektir. Miladi 21 Mart Nevruz günüdür. Sivas’ta Mart Dokuzu, Sultan Nevruz gibi adlarla ifade edilir.
Nevruz bayramı, eski yıllarda kadınlar tarafından kutlanan bir bayramdı. O gün ev halkı mümkün olduğu kadar beyaz elbiseler giymeye çalışırdı. Beyaz entari, beyaz hırka, beyaz örtü, beyaz çorap, beyaz mendil… Yine yiyecekler de beyaz renklerden seçilirdi. Süt, peynir, yoğurt, yumurta, ekmek…
Eğer hava soğuk ve yağışlı ise konu komşu bir evde toplanırlar, güle oynaya pişirdikleri yiyecekleri yerlerdi. Hava güneşli ise kırlara çıkarlardı. Geç vakitlere kadar kırlarda çiçek toplar, getirmiş oldukları yiyecekleri pişirip yer, salıncakta sallanır ve hep birlikte evlerine dönerlerdi.
Nevruzun evlenme adetlerinde de önemli bir yeri vardı. Nişanlı kıza Nevruz’da hediye gönderilirdi.
Hıdırellez
Sivas il merkezinde, Hafik, Zara ve Şarkışla ilçelerinde Hıdırellez, ‘Eğrilce’ adı altında kutlanmaktadır. Bu ilçelerde bolluk ve bereket anlamına gelen Hızır-İlyas inancı ile, doğum folkloruna bağlı Eğrilce inancı iç içe geçmiş durumdadır. 6 Mayıs günü bu ilçelerde Hıdrellez ve Eğrilce birlikte kutlanır. Emin Kuzucular’ın tespitlerine göre “Hafik ve Zara’da Eğrilce günü bir dini bayram kadar kutsaldır. Bu günün akşamı kız evine nişanlı oğlan yakınları bayramcalık da sunarlar.
Hıdır ile Ellez iki kardeştir, birbirlerine yılda bir gün kavuşurlar. Bu da 6 Mayıs günüdür. O gün hacet ve dilek kapıları açık olur.
Altı Mayıs’a Hıdırellez denmesinin sebebi; Hızır Aleyhisselam bu günde kurak bir yere oturur. Onun oturması ile o yer yeşermeye başlar. 6 Mayıs gününe Hızır ve İlyas Peygamberlerin buluşmaları nedeniyle Hıdırellez (Hızır-İlyas) denir. Hıdırellez bolluk ve bereket anlamına gelir.
Yaz günlerinin başlangıcı kabul edilen 6 Mayıs gününde, kış mevsiminden çıkmış olan halk, temiz havadan ve güneşten yararlanmak için kırlara çıkar. Sabahtan akşama kadar eğlenirler. Sivas il merkezinde Hıdırellez şenliklerine genellikle genç kızlar ve çocuklar katılırlar. Mahallenin bir büyüğü, mahallenin kadınlarını, kızlarını, çocuklarını toplayıp piknik yerine götürür. Piknik yerleri ırmak kenarları, ağaç altlarıdır.
Gelinler ve genç kızlar Hıdırellez günü en güzel elbiselerini giyerlerdi. Sivas merkezinde beyaz giymek bir gelenekti. Kangal merkezinde Hıdırellez’den bir hafta önce genç kızlar ve gelinler, allı morlu elbiseler dikerlerdi. Divriği yöresinde sandıklarda saklanan bindallılar, üç etekler, libadeler giyilirdi; altınlar takınırlardı.
Hıdırellez günü yedi beyaz şey yemek bir gelenekti. Yumurta, peynir, yağ, yoğurt, ayran…gibi. Bunun dışında her yörenin kendine has yemekleri yenirdi. Mesela Gürün merkezinde bundan elli yıl kadar önce “sulu hedik” yenilirdi. Yine bunların dışında kavurga, yufka, bazlama, yaprak dolması, içli köfte, lokma tatlısı gibi şeyler hazırlanırdı. Genç kızlar
ve çocuklar yöreye has oyunlar oynarlardı. Bunlar genç kızların oynadığı “çifte pabuç”, çocukların oynadığı “birdir bir, saklambaç, kovalamaca, salıncakta sallanmak, top oynamak
gibi şeylerdi. Ayrıca o gün için çalgıcılar tutulur, mahalli oyunlar oynanır ve yöresel türküler söylenirdi.
Hıdırellez’de en yaygın gelenek niyet çekme geleneğidir. Sivas merkezinde 5 Mayıs günü mahallenin genç kızları bir evde toplanırlar; dua okuyarak çeşmeden aldıkları suyu bir küpe koyarlardı. Bu küpü gül ağacının dibine getirirlerdi. Genç kızlar, nişanlılar ve genç gelinler yüzüklerini ve küpelerini bu küpe atarlardı. Niyet küpü genç kızlardın birine teslim edilirdi. Bu kız, Besmeleyle niyet küpünü gül ağacının dibine kor ve küpün ağzını bir bezle kapatırdı. Sabaha kadar gül fidanının dibinde bekleyen küpün, Hızır tarafından kutsanacağına inanılırdı. Sabah olunca niyet küpü, gül fidanının dibinden alınır ve mesire yerine götürülürdü. Genç kızlardan biri önce mani okur, daha sonra küpten bir yüzük veya küpe çıkarırdı. Kimin yüzüğü/küpesi çıkmışsa okunan mani o kızın niyeti olurdu. Baht açıklığı için söylenen manilerin konusu genellikle sevgi, ayrılık ve kavuşma üzerine olurdu.
Piknik yerlerine gidenler mevsim çiçeklerinden toplarlar. Çiğdem, madımak, evelik, yemlik gibi otları şifa niyetine yerlerdi. Mesire yerinden ikindiye doğru dönülür.
KUTLAMALAR- YEREL ETKİNLİKLER
4 Eylül Sivas Kongresi Kültür ve Sanat Etkinlikleri
4 Eylül 1919 tarihinde yapılan Sivas Kongresi’nin yıldönümü her yıl çeşitli etkinliklerle kutlanmaktadır. Kutlamalar 1-4 Eylül tarihleri arasında yapılmaktadır. Kutlamalara İlimize bağlı ilçeler de katılarak kültürel ve turistik değerlerini tanıtmaktadırlar. Bu kapsamda, ilçelerimizin kültürel unsurlarının (Giyim, El sanatları, Yiyecek) sergilendiği tanıtım fuarı açılmaktadır. Ayrıca akşamları halk konserleri düzenlenmektedir.
Uluslararası Âşık Veysel Âşıklar Bayramı
Uluslar arası Âşık Veysel Âşıklar Bayramı, Temmuz ayı içinde Şarkışla İlçesi ve halk ozanımızın köyü Sivrialan’da çeşitli etkinliklerle kutlanmaktadır. Etkinliklerde âşıkların ve sanatçıların katıldığı konserler düzenlenmektedir.
Pir Sultan Abdal Geleneksel Kültür Etkinlikleri
Pir Sultan Abdal Geleneksel Kültür Etkinlikleri, Haziran ayı içinde ünlü halk ozanımızın köyü Banaz’da gerçekleştirilmektedir. Etkinlikler çerçevesinde sanatçı ve âşıkların katıldığı konserler düzenlenmekte, türkü ve deyişler söylenmekte, semahlar dönülmektedir.